Yoğun bir aşılanma programının uygulandığı 2021 yazından sonra bu Eylül’de okullar açılıyor, toplantılar yüz yüze yapılmaya başlanıyor. Ofisler tekrar ekipleri bir araya getiriyor. Ancak pek çok büyük şirket ve marka bu süreçte hibrit çalışma sistemini uygulamaya da başlıyor. Sistem Türkiye’deki iş dünyası için oldukça yeni bir yapıda olmasına karşı avantajları ile de hızlı şekilde uygulanmaya başlandı. Ancak bu yeni sistemle beraber gelen zorluklar da bulunuyor. İç iletişimin en değerli paydaşları olan çalışanlarınızın motivasyonunu korumak ve yetenek stratejilerinizi geliştirmek için hibrit sisteme bu yazıda daha yakından bakıyoruz.
Öncelikle hibrit çalışma sisteminde işleri aksatmayacak kişilerin özelliklerine yakından bakalım. Anna Johansson’a göre bu çalışanlar;
Kendi kendini motive edebiliyor, “göreve” odaklanmayı başarabiliyor. Öz disiplinlerini daima yüksek tutuyor, kişisel sorumluluklarının bilincinde yaşıyor. Güçlü insani ilişki kurabiliyor; her mecrada insanlarla ilişkilerinde ve iletişimlerinde sorun yaşamıyor.
Hızlı geri dönüş yapıyor ve her zaman ulaşılabilir oluyor, kendilerinden istenenlerle ilgili yöneticileri tekrar sormadan bilgi veriyorlar. Teknolojiye yatkın oluyor, yeni mecralara kısa sürede uyum sağlayabiliyor. Süreçlerde tek başlarına hızlı aksiyon alabiliyorlar. Stresi yönetebiliyor, aksaklıkları ve çıkan krizleri kontrol altına alabiliyorlar.
Yukarıda sıralanan özelliklere sahip bir ekibiniz varsa oldukça şanslı olduğunuz söylenebilir. Ancak durum tam tersiyse bir lider olarak yapmanız gerekenler şu şekilde özetlenebilir.
– Çalışanlarınıza bir amaç sunun; bu amaç stratejik adımları içersin.
– Çalışanlarınız için iş birlikleri geliştirin, çeşitlilik barındıran ilişki ağları kurmalarını ve bağlılık
yaratmayı sağlayan insan odaklı taktikler geliştirin.
– İş süreçlerinin yavaşladığını düşünüyorsanız, eyleme odaklı değişim planları oluşturun.
– Etki odaklı başarı için dışa odaklı, yapıcı değişimleri planlayın.
Eğer iç iletişimde neler yapmanız ve nasıl yapmanız gerektiğinden emin değilseniz profesyonel bir destek almaktan çekinmeyin.
Daha Fazlası için: Mandalina Blog