Tüketiciyi içine alan, pazarlama dinamiklerini markanın lehine çeviren somut ve başarılı fikirler çok sık ortaya çıkmaz. Tabii doğru ilhamı nerede bulacağınızı biliyorsanız işler değişir. Yaratıcılığın ham maddesini oluşturan içgörüyü tüketicilerinin dünyasında arayanlar başarıya yaklaşır. Ancak başarıya ulaşmak zorlu süreçleri içinde barındırır. Tüketici içgörülerini bulmak zordur; iyi bir gözlem yeteneği, empati yeteneği, güçlü iletişim becerileri gerektirir. Hayatla ilgili durumları gözlemlemek içgörüleri bulmanın püf noktalarındandır.
Tüketiciyi içine alan, pazarlama dinamiklerini markanın lehine çeviren somut ve başarılı fikirler çok sık ortaya çıkmaz. Tabii doğru ilhamı nerede bulacağınızı biliyorsanız işler değişir. Yaratıcılığın ham maddesini oluşturan içgörüyü tüketicilerinin dünyasında arayanlar başarıya yaklaşır. Ancak başarıya ulaşmak zorlu süreçleri içinde barındırır. Tüketici içgörülerini bulmak zordur; iyi bir gözlem yeteneği, empati yeteneği, güçlü iletişim becerileri gerektirir. Hayatla ilgili durumları gözlemlemek içgörüleri bulmanın püf noktalarındandır.
Tüketicilerle ilgili açığa çıkan anlar, düşüncüler, davranışlar ve hissetme şekilleri eğer rakipleriniz tarafından önceden keşfedilmemiş ve kullanılmamışsa özgün, çok konuşturan kampanyalar yaratmak mümkün olmakta, doğru içgörüyü anlatan reklamla birlikte doğrudan tüketicinin hayatına girmek kolaylaşmaktadır.
Peki tüketici içgörüsünü nasıl bulursunuz?
İlk olarak tüketici beklentisi ile tüketici içgörüsünün aynı şey olmadığını hatırlamanız gerekir; herhangi bir ürün tüketicinin beklentisini karşılayabilir ancak bu beklentiyi renklendiren, anlamlandıran cümleler ve mesajlar tüketicinin hayatına dair bilgileri içerir. Örnek vermek gerekirse; erkekler her yaşta fiziksel olarak güçlü olmak ister. Bu bir beklentidir, umut edilen istenen durumdur. Ancak tüketici içgörüsü başka bir durumu ve düşünceyi işaret eder. Yani içgörü olarak bulduğunuzu düşündüğünüz şeyin gerçekte ne olduğuna dikkat etmeniz gerekir.
Düşünce biçimlerini keşfetmelisiniz; tüketiciniz bir olgu ile ilgili ne düşünüyor, marka ile ilgili ne düşünüyor, neyi ne düşünerek satın alıyor veya satın almaktan vazgeçiyor bu ve benzeri soruları sık sık sormanız düşünce biçimi ile ilgili fikir elde etmenizi sağlar. Bulduğunuz düşünme biçimini yaratıcılıkla birleştirmekse size kalmış.
Davranış desenini çıkarmak; belli ortak özelliklere sahip kitleler belli ürünler için benzer davranış biçimlerini sergiler; sıcak suya bir tatlı kaşığı granül kahve ekledikten sonra kaşığın ucuyla bir miktar daha kahve eklemek veya ağrı kesici bir kremi sadece şakaklara uygulamakla kalmayıp boyuna da sürmek benzer kitlelerin ortak yaptığı hareketlerdir. Bu hareketleri ve nedenini gözlemeyen reklamcılar doğru içgörüyü bulmaya yaklaşır.
Duyguları doğru anlamak; insanın hep rasyonel olduğu ve kararlarının mantık çerçevesinde ilerlediği söylenir, bu kesinlikle doğru olmayan bir argümandır. İnsan kalbinin sesini dinler, nasıl hissediyorsa öyle ilerler ve karar alır. Bu nedenle bir olay ve süreçle ilgili tüketici gerçekten ne hissediyor? Bu sorunun yanıtını vermek zorlayıcı olabilir çünkü tüketiciler genelde kendilerine bile dürüst olmaktan kaçınır; iç seslerinde, hayal ve rüyalarında yaşatırlar bazı hislerini. Örneğin tüketici gerçekten yardımsever ve sevgi dolu mu yoksa karanlık bir tarafı var ve aslında hissettiği şey kıskançlık mı? Farklı duyguları yakalamak işlevsel bir içgörüyü elde etmenizi sağlar.
Henüz içgörü bulmanın başındaysanız etrafınızı sürekli izlemeyi ve dedektif gibi takip edip araştırmayı unutmayın!
Dwt Mandalina / Nurettin YAY / Ajans Başkanı